“Bu kazakları al iyi para kazanırsın!” dedi Mehmet Amca.
“Devamını bulabilir miyiz?” diye sordu? Hasan
“Antep’te Trikocu çok elbette bulursun” dedi Antepli.
“Kazaklar nerde?”
Antepli, “arabamda” dedi.
Tamam, “sen malları getir ben paranı vereyim” dedi Mehmet Amca.
Hasan, yeni bir maceraya girmişti! “Sonu iyi olur İnşallah” dedi Antepli.
Malları sayıp teslim aldı. Mehmet Amca parasını ödedikten sonra “hayırlı olsun aslan parçası! yarın kazak satmaya başlarsın artık” dedi.
Akşam eve gittiğinde annesine müjdeyi verdi.
Makbule Hanım, “oğlum yakında okulun açılacak artık çalışamazsın” dedi.
“Çalışırım annem yağmur ve kar olmadığı sürece çalışırım! sana ev sözüm var unutmadım” dedi.
Mehmet beyin, mağazasının üst katında küçük bir ardiye vardı, “Hasan buralarda bir terziye ihtiyaç var yukarıyı annene verirsek annen orada pantolon daraltması ve ayağı yapabilir mi?” dedi Mehmet Bey.
“Bilmiyorum anneme sormam lazım” dedi Hasan.
“Annene sor yapabilirim derse buradaki tüm mağazalar annene iş verirler” dedi.
Annemin “dikiş makinasını babam satmıştı” dedi Hasan.
Annen yaparım derse senin paran var oğlum gerekli takımları alırsınız bizde yardımcı oluruz, ilk sene kira almam dedi Mehmet Amca.
Akşam eve varınca annesine iki müjdeli haberi de verdi Hasan.
Yaparım oğlum hepsinde yaparım da makine, ütü, tezgâh, makas bir sürü takım ve malzeme gerekecek bizde bunları alacak para yok dedi Makbule Hanım.
Sen yaparım dersen takımları ve malzemelerin parasını ben veririm, Mehmet Amca bir yıllık kirasını almayacak dedi Hasan.
Annemle bir konuşayım sana haber ederim dedi Makbule Hanım.
Hasan, sabahleyin evden çıkıp mağazaya vardı. Tezgâhına kazakları düzledi, batan geminin malları bunlar kazaklar beleş beleş diye bağırmaya başladı o gün biraz kazak satmıştı, aradan iki gün geçtikten sonra Makbule Hanım bugün annemle gelip dükkâna bakıp, Mehmet Bey ile konuşacağız dedi.
Hasan, bu habere çok sevinmişti bekliyorum deyip evden çıktı, Hasan işine dalmış satış yapıyordu, annesi ve anneannesi gelip hayırlı işler dilediler.
Hoş geldiniz Mehmet Amca sizi bekliyor ben tezgâhı bırakamam dedi Hasan.
Makbule Hanım dükkân için tamam demiş içi boşaltılıp ona teslim edildi, dükkânın içini badana yaptılar, içine gerekli takımlar ve malzemeler alındı artık işe hazırlardı Makbule Hanıma kız kardeşi yardımcı olacaktı.
Sabahleyin kahvaltının arkasına evden çıktılar Makbule Hanım ve kardeşi dükkânlarına çıkarlarken Hasan tezgâhını açıp işe başladı.
Hasan on günde kazakların çoğunu satmış iyi bir kazanç elde etmişti, Makbule Hanımda çalışıyordu, Mehmet Amca “kazaklar yakında biter ne yaparız?” Diye sordu.
Pazar günü beraber Antep’e gider alır geliriz. 
Gerçekten de pazar günü Antep’e gidip trikocuları gezip değişik firmalardan epeyce mal alıp arabaya yüklediler parasını ödeyip Maraş’a dönmek üzere yola çıktılar.
Hasan’ın işleri iyi gidiyor annesi çalışıyor her şey yolunda gidiyordu, okullar açılmış Makbule Hanımın müdür beye ricası ile üç kardeş de sabahçı olmuşlardı.
Sabahleyin üç kardeş beraber okula gidiyorlar, öğleyin beraberce dükkâna geliyorlardı, öğle yemeğinden sonra Hasan tezgâhını kurup işlerini yapıyordu.
Bir gün Kazım gelip çıngar çıkardı benden izin almadan sen nasıl çalışırsın diye bağırıp çağırmıştı, Makbule Hanım, çevreye karşı ayıp oluyor sesini yükseltme deyince Kazım daha da çıldırmıştı. Mehmet Bey, kazımı Hasan’ın anlatmasından bildiği için birkaç esnaf ile onu sakinleştirmek istediler, ama o yine aynı hakaretlere devam edince polis çağırıp ondan şikâyetçi oldular.
Mehmet Bey, Hasan’ın bu yaşında gözlerinde ki Azim’i görmüş hoşuna gitmiş o yüzden yardımcı oluyordu.
Kazım, bir daha gelip onları rahatsız etmemişti.
Havalar yağışlı olmadığı sürece Hasan işini yapıyordu esnafta Hasan’ı sevmiş ellerinde kalan malları ucuz yollu veriyorlar Hasan’da tezgâhında satıyordu, akşamları derslerini yapıyor, okulunu ve derslerini ihmal etmeden işlerini yapıyordu.
Bazen Zabıtalar zorluk çıkarıyorlardı ama onu onlarda sevmişler ev alıncaya kadar seni idare edeceğiz sözü vermişlerdi.
Kışın yağışlı ve soğuk havalarda tezgâhını açamıyordu, annesine ve Mehmet Bey’e yardımcı oluyordu, bolca kazak ve mağazaların modası geçip satamadıkları palto ve kışlık kıyafetlerinden ummadığı bir kazanç elde etmişti. Annesini esnaflar tanımışlar onun işleri de yolunda gidiyordu.
Hasan’ın artık hedefi Ramazan Bayramı için hazırlık yapmaktı ona bu konuları Mehmet Bey anlatıyordu. Esnaflardan annesine Hasan küçük olduğu için insanlara sempatik geliyor alışveriş yapma niyetinde olmayanlar bile Hasan’ı görünce bir şeyler almak zorunda hissediyorlar biz burada daha önce denedik iş yapamamıştık hele Zabıtaların Hasan’ı idare etmeleri çok daha ilginç herkes onu seviyor çarşının Maskotu oldu artık diye anlatanlar olmuştu.
Hali ile Makbule Hanım oğlu ile gurur duyuyordu, Kazım onları rahatsız etmeyeceğini bilse bir ev kiralayıp kendi evlerinde otururlardı! artık maddi olarak bir sıkıntıları kalmamıştı.
Artık Bahar gelmişti Hasan henüz bir şey satmıyor okul haricinde Mehmet Bey’e yardımcı oluyordu, birkaç gün sonra Ramazanlık geliyordu, Ramazanlığın son on gününde satışlara başlama niyeti vardı.
 
Mehmet Bey, Bayram alışverişinde satmak üzere mal almak için İstanbul’a gidiyordu, Hasan sana hesaplı mal bulursam alayım mı? diye sordu.
Hasan, Mehmet Amca neler satacağımı sen biliyorsun dedi. Mehmet Bey, Hasan’ın Ramazanlıkta satması için Modası Geçmiş ucuz mallardan almıştı. Ramazanlığın son on gününde Hasan’ın satışları çoğalmış iyi gidiyordu, Makbule Hanım yanına Bayram için iki yardımcı kız bulmuş onunda işleri fena değildi. Ana oğul akşamları geç saate kadar çalışıyorlardı. Hasan saat yirmi ikide işi bırakıp tezgahını topluyor annesinin yanına çıkıyor bir köşeye kıvrılıp yatıyordu.
Mehmet Bey, “Hasan sana Bayramdan sonra müjdem var” dedi.
 “Hayırdır Mehmet Amca şimdi söylesen müjdeni.” “Olmaz büyüsü bozulur” dedi Mehmet Bey. 
Hasan büyük bir öz veri ile çalışıp mücadele ediyordu! Bayram yaklaşmış derslerini ister istemez ihmal ediyordu. Son iki günde okula gitmemişti! Bir ev aldılar mı artık sadece okulu ve dersleri olacaktı hayatında.
Makbule Hanımın işleri öyle yoğundu ki hiç uyumadan çalışıyorlardı bayram arifesi bile dükkânda sabahlamışlardı. Tatlı bir yorgunlukla evlerine gidip büyükleri ile Bayramlaşıp kendilerini yatağa atmışlardı.
Bayramın ikinci günü Hasan ve kardeşleri Büyük babalarının evine Bayramlaşmaya giderken bir paket şeker yaptırmışlardı Büyük Annelerinin ellerini öperken paketi ona verdi arkasına büyük babalarının elini öptüler. Büyük babaları ve büyük annelerinin çocukların getirdiği hediyeden çok memnun olmuşlardı! “Aferin size çocuklar babanız bayramlarda bile gelmiyor! siz hediye alıp gelmişsiniz” dediler. Büyük babası sordu? Hasan anlattı ev alıncaya kadar bu mücadelem devam edecek dedi.
Bayram sonrası Hasan okuldan çıkıp doğruca Mehmet Bey’in yanına vardı! Müjdeni bekliyorum Mehmet Amca dedi.
Mehmet BEY, Bende biriktirmiş olduğun para ile sana artık bir ev alalım dedi.
Hasan, “ev parası birikti mi?” Diye hayretle sordu.
Mehmet Bey, sana kiremit çatılı ahşap bir ev buldum kocaman bahçesi içinde dut ağacından asmaya kadar var! Haydi anneni çağır gidip eve bakın beğenirseniz hayırlı olsun dedi.
Hasan, sevinçle bir solukta annesinin dükkânına uçup çıktı. Anne, “müjdemi isterim Mehmet Amca bize ev bulmuş haydi eve bakmaya gidiyoruz” dedi.
Makbule Hanım, “ne evi oğlum” dedi.
Mehmet Amca da “biriken param evi almaya yetiyormuş.”
Makbule Hanım inanamıyordu, Hasan’ın ısrarları ile dükkândan çıkıp aşağıya indiler.
Mehmet Bey, önce eve gidip bakın beğenirseniz biraz masraf istiyor yaptırır göçersiniz dedi.
Dükkândan bir elamanla eve gittiler zaten çok yakında idi ev kocaman ahşap kapıyı açıp girdiler! Kocaman bir bahçesi vardı dut, vişne, ağaçları ile kocaman iki tane asma vardı! Evin altında iki tane ahşap kapı vardı, Ahşap merdivenlerden yukarı çıktılar kocaman bir çardak ve bir ayaz vardı! Evin iki orta büyüklükte ve bir büyük odası ile bir mutfağı vardı, onlar için burası tam bir saraydı.
“Nasıl annem beğendin mi?”
 Çok güzel oğlum “buraya bizim gücümüz nasıl yetecek” dedi Makbule Hanım.

ARKASI YARIN...

ALİ GEMCİ

( Kitabımızın yeni bölümleri her gün saat 10:00'da paylaşılacaktır. )

Diğer Yayınlar: E-KİTAP (maksatmaras.com)

3.Bölüm: Azimli Çocuk 3.Bölüm (maksatmaras.com)

2.Bölüm: Azimli Çocuk 2.Bölüm (maksatmaras.com)

1.Bölüm: Azimli Çocuk 1.Bölüm (maksatmaras.com)