Azimli Çocuk 21.Bölüm
Haber
02 Ağustos 2022 - Salı 10:03
 
Azimli Çocuk 21.Bölüm
E-KİTAP Haberi
Azimli Çocuk 21.Bölüm

Raziye ile dükkândan çıktılar bir taksiye binip otobüs terminaline gittiler Raziye’yi otobüse bindirip Yolcu etti. Kendisi de dükkâna döndü. Artık heyecanlı bir bekleyiş olacaktı! Raziye’nin babası ne diyecekti? İnşallah kolayca hallolur diye dua ediyordu.

Hasan dükkânda uyur gezer gibiydi galaya dağlarında daha mutlu daha huzurluydu! Raziye’nin demesine göre babası onu Denizli dışına vermezmiş! Denizli’den hayırlı bir kısmet çıkarsa memur, öğretmen eş durumu ile Tayini gelir umudundaymış lakin Raziye bütün taliplerine görünmemişti bahanesi senelik izinim de gelebilirim diyordu, izinlerde ise bir bahane uyduruyordu. Babası yetti gâri benim beğendiğime varacaksın resti çekmişti. İşte Hasan bunlardan korkuyordu! Ama resmi nikahları vardı son çare Raziye onlara ben evlendim deyip evlilik cüzdanını gösterecekti ama bu kertiğe gelmesin istiyorlardı onun içindi bütün mücadeleleri. Hasan bunları düşündükçe Raziye adına çok Üzülüyor onu yalnız bıraktığı için kendi kalıbına tükürüyordu ama elinden gelen bir şey yoktu.

Raziye uzun bir otobüs yolculuğundan sonra Denizli’ye varıp köylerinin arabasına binip evlerine vardı, Raziye’nin gelmesi evde bayram havası oluşturmuştu, mevsim itibarı ile ailesi bağ bozumundalardı evde küçük kardeşi, baba annesi ve yiyenleri vardı. Babaannesi “ne yaptın kızım oralar nasıl?” diye sordu. “Nasıl olsun Babaanne aynı buralar gibi, evden daireye gidip geliyoruz” dedi.
“Müjdemi ver bakalım” dedi Büyükanne.
“Canın sağ olsun Babaannem benim, ne istersen alırım ben sana.” Dedi
“Baban seni bir öğretmenle baş göz edecek senin gelmen bekleniyordu.” dedi.
“Benim niye haberim yok, bana niye sorulmadı?” dedi Raziye.
“Senin gönlüne kalsa hiç evlenmeyeceksin! Haber edersek gelmez diye düşündük en iyisi oldu bitti ile halledelim dedik.”
“O zaman oldu bitti ile sen gelin ol Babaanne” dedi.

Sus kız o nasıl söz kimse duymasın rezil oluruz diyerek kızdı Babaanne.
Babama söyle ben evlenmek için gelmedim, evleneceğim kişiyi ben seçerim deyip odasına çekildi.
Odaya baktı yine aynı üç kız kardeş bu odada kalırlardı hepsinin de ayrı hayalleri vardı! Diğer kız kardeşleri sevdiklerine varamamışlardı hiç mutluda olmamışlardı hele ablası sabah erkenden inekleri sağıp yemler, evi temizler arkasına evin yemeği, bağ işleri ile uğraşır ömrü çalışmakla geçiyordu, onun gibi olmamak için memur olmuştu. Ağlamaya başladı Denizli’ye geldiğine pişman olmuştu, babası diretirse kaçıp Maraş’a giderim diye karar verdi olanları bir şekilde anlatırım onları ikna edemezsem yapacak bir şey yok diye düşündü.

Akşama yakın bir saatte annesi geldi eve onun elini öptü annesi onu bağrına bastı, “en çok sen bizim gibi ezilmiyorsun, ezilmeyeceksin ona seviniyorum.” dedi.
Babaanne hemen lafa girdi, “bana, öğretmenle sen evlen dedi bu soyka.”
“Sende acele etmeseydin anne, alıştırarak söylerdik” dedi Şaziye Hanım.
“Hangimiz alıştırıldık, babamız varacaksın dedi vardık!” dedi Baba anne.
Şimdi devir değişti anne hele babası gelsin yemeğimizi yiyelim dedi.
Yemek hazırlanırken anne babaannem ne diyor böyle dedi Raziye.
“Baban söz verdi kızım, dönüşü yok artık diyor!”

“Anne, benim Maraş’ta bir sevdiğim var bir hafta sonra beni istemeye gelecekler.” dedi Raziye.
“Kızım baban seni Maraşlıya vermez! gelirlerse eve bile almaz sen bu sevdadan vaz geç.”
“Anne ben bunu söylemek için geldim, yirmi üç yaşındayım, memurum, babamın istediği birisi ile evlenmem.”
“Sus kızım Babaannen duymasın evde çıngar çıkar sessiz ol ve dediklerini unut.” dedi Şaziye Hanım.
Anne. “Belki ben senin kızın olabilirim, ama ben artık o eski köylü kızı değilim çeker giderim.”
Tekrar odasına kapandı gelip geleceğine pişman oldu herhalde Hasanlar gelmeden Maraş’a dönerim diye düşündü.
Babası gelince “Raziye gel bakalım kızım diye seslendi.”
Raziye hoş geldin deyip babasının elini öptü. “Niye habersiz geldin biz seni eylülün sonunda bekliyorduk.” dedi.
“Yemekten sonra anlatırım baba” dedi. Şaziye Hanım sofra hazır diye seslendi, diğer kardeşleri de gelmişti onlarla da hasret giderip sofraya oturdular. Yemek sonrası havadan sudan konuştular. Babaanne güm diye, bu kız bana, “öğretmenle sen evlen dedi İlyas haberi olsun.” dedi.
Kimseden çıt çıkmıyordu, İlyas Bey, “ne dedin ki? Raziye sana öyle dedi anne, diye sordu.

“Ne diyeceğim oğlum müjdemi ver baban seni bir öğretmene verecek.” dedim,
“Sen başka bir şey söylemişsindir yoksa Raziye benim kararıma karşı çıkmaz! onun için en iyisi en doğrusu ne ise onu yapacağımı bilir değil mi? Kızım dedi.
“Baba bu işten benim niye Haberim yok.” dedi Raziye.
“Daha öncekilerde haberin vardı ne oldu?”
“Beğenmedim hiç biriside dengim ve tipim değillerdi.” dedi Raziye.
“Şimdikini ben gördüm beğendim olur dedim.” Dedi İlyas Bey.
Hadi babana da beğendiysen sen evlen desene dedi Babaanne.

“Bana öyle bir şey diyemez ben Raziye’yi verdim o kadar.”
Baba, “Ahırdan inek mi veriyorsun? Kümesten tavuk mu veriyorsun?”
Ortalık birden buz kesti İlyas Bey bir süre durdu, “sen ne diyorsun?” Raziye dedi.
“Baba bana sormadan nasıl böyle bir şey yapabilirsin?”
“Aha şimdi söylüyorum, seni bir öğretmen istiyor, yarın çağırayım bir birinize bakın, oğlan seni biliyor zaten bende bu iş olur dedim. Sen ne diyorsun?”
“Olmaz baba diyorum.”
“Yıkıl kız karşımdan, şimdi elimden bir kaza çıkacak” dedi İlyas Bey.
“Ben seni dinledim! Şimdi sen beni dinle.” dedi Raziye.

“Bu zamana kadar seni dinledim, şimdi sen beni dinleyeceksin haber saldım yarın gelecekler.” dedi İlyas Bey.
Raziye, “madem beni dinlemeyeceksin! ben yarın o misafirlere hoş geldiniz demem sende bunu bil.” deyip odasına gitti.
Bir süre sonra ablaları yanına geldiler, şimdi kabullenmesen de sonu iyi olur sen memur. O öğretmen diye onu teselli ediyorlardı.
“Ben buraya niye geldim biliyor musunuz? Benim Maraş’ta sevdiğim var bir hafta sonra beni istemeye gelecekler bunu haber etmeye geldim siz bana ne diyorsunuz!”
Hangimiz sevdiğimize vardık zamanla kocanı da seviyorsun dediler.
Ben siz değilim babamın emri vakisi bana sökmez, haydi gidip babama bunları söyleyin dedi Raziye.

“Manyakmısın kız, babam seni kıtır kıtır doğrar” dedi büyük ablası.
“Eğer beni dinlemezse zaten ben çeker giderim! bir daha da gelmem bunu da söyleyin.”
Ablaları, sen zaten laf söz dinlemezsin deyip dışarı çıktılar. Raziye hem ağlıyor hem de Hasan gibi bende babamdan geçerim diye düşünüyordu.
Biraz sonra annesi geldi “kızım sen Delimisin ablalarına söylediğin sözler babanın kulağına giderse ne yapacaksın.” dedi.
“Anne peşin söylüyorum ben görücüye çıkmam, sevdiğimden başkası ile asla evlenmem bilesin dedi.”
“Ne yapacaksın kızım, baban verdim demiş elinden ne gelir.” Dedi
Babam inat ederse çeker giderim bir daha da dönmem dedi Raziye.

Şaziye Hanım, tövbe diyerek odadan çıkıp gitti.
Raziye kararını vermişti yarın kimseye görünmeden çekip gidecekti, babamı tepelemek istemezdim madem bana sormadan kendisi karar vermiş anasını versin öğretmene dedi içinden.
Yatağa uzanıp içli içli ağlıyordu uzun süre ağladı odanın içi çok sıcaktı, tek pencere yeterince serinlik vermiyordu. Biraz ayaza çıkıp oturayım deyip kapının kolunu indirdi, kapı açılmıyordu
 zorladı açılmıyordu. Dışarıdan anasının sesi duyuldu “baban kapısını kilitleyin yarın akşama kadar orda kalsın dedi.”
“Anne saçmalamayın burada havasızlıktan ölürüm, tuvaletim gelirse ne yapacağım!”
Bir gün ile ölmezsin korkma dedi. Şaziye Hanım.
Artık kararını vermişti fırsatını bulduğu ilk anda kaçacaktı! Uzun süre ağladı. Sabahleyin erkenden uyandı bir süre kapının açılması umudu ile bekledi ama babası. Annesi ve kardeşi patpatı ya binip gittiler, pencereden aşağısı bayağı yüksekti çarşafları birbirlerine bağlayarak inmeye karar verdi. İki çarşafı uç uca bağlayarak aşağıya sarkıttı, sağlamlığını kontrol ettikten sonra pencereden sarkıp çarşaf yardımı ile indi! Ayakları toprak zemine henüz değmişti ki, Babaannesinin sesi ile irkildi “nereye Gidiyorsun Raziye Hanım” diye.

Babaanne onun kolundan tutup haydi eve dedi. Raziye onunla, mücadele ederken babaanne yere düştü, kadın öyle bağırmıştı ki “yandım anam” diye.
 Raziye telaş içinde “Babaanne ne oldu?” diye panikledi seslere komşular geldi, Babaanne bacağım diye bağırıyordu, hemen komşudan bir patpat getirildi Babaanneyi bindirdiler Raziye’de patpata binip hareket ettiler hastaneye gittiler. Babaannenin bacağı kırılmıştı, birkaç saat sonra İlyas Bey ve kardeşleri de geldiler, kadın, bacağımı Raziye kırdı diye bağırıyordu. “Pencereden aşağı inmişti kaçacaktı onu tuttum beni iteledi diye bağırıyordu.”
Raziye, “ben seni itelemedim sen düştün sonra ben niye kaçayım.” dedi.
İlyas Bey, Raziye’nin kolundan tutup dışarıya çıkardı, “yaşlı başlı kadın yalan mı söylüyor.” dedi.

“Babacığım inan ki kendisi düştü ben Babaanneme zarar verir miyim.”
“Çarşafla niye aşağıya indin!”
“Çok sıkışmıştım tuvalete gitmek için mecbur indim.” dedi Raziye.
Bir süre sonra biz gidelim akşam dünürcüler gelecek deyip kardeşlerinden izin istedi.
İlyas Bey ve Raziye patpata binerek köye döndüler! Eve varınca “Allaha dua et bugün dünürcüler gelecek yoksa bunları senin kesene bırakmazdım.” dedi.
Annesi sus işareti yapıyordu aman yavrum karşılık verme delidir şimdi bu diye işaret ediyordu.
Raziye, “baba senin karşında konuşmak istemezdim ama beni mecbur bıraktın ben akşam görücüye çıkmam bilesin.” Dedi.

İlyas Bey çıldırmıştı “Şaziye al şunu götür elimden bir kaza çıkacak deyip Raziye’yi sertçe iteledi.”
Raziye, babasına dönerek, “benim Maraş’ta sevdiğim var birkaç gün sonra beni istemeye gelecekler.” dedi.
İlyas Bey çıldırmıştı, “kızını dövmeyen dizini dövermiş Şaziye ne saçmalıyor bu diye bağırdı.”
Raziye, “ben seni yok saymadım bunu haber etmek için gün öncesi geldim on gün izin aldım.” dedi.
Bana bak Raziye, “ya bu öğretmenle evlenirsin yada seni Maraş’a göndermem, eğer Maraşlılar gelirlerse onları kovarım! diklenirlerse köylüyle bir olup döveriz haydi tercih senin.” dedi.
Şaziye Hanım gel kızım haydi odana dedi, Raziye “anne ben o görücüye çıkmam.” dedi.
“Niye inat ediyorsun kızım, belki oğlanı beğenirsin hele sabret” dedi Şaziye Hanım.

Odaya girdiklerinde anne sana bir şey göstereceğim deyip çantasından evlilik cüzdanını çıkardı, babamın böyle yapacağımı tahmin ettiğim için “biz nikah kıydık ben artık evliyim üstelik dini nikahımız bile var.” Dedi
Şaziye Hanım, “ne diyorsun baban görürse bunu seni öldürür diye dizlerini dövmeye başladı”

 

Ali GEMCİ

 

Her gün saat 10:00'da yeni bölümler yayınlanacaktır.

,

Diğer Bölümler: E-KİTAP (maksatmaras.com) 

Kaynak: Editör: Kerem ÇINAR
Etiketler: Azimli, Çocuk, 21.Bölüm,
Yorumlar
Haber Yazılımı