ÇALDIRIRAN SAVAŞINDA OSMANLI VE SAFEVİ ORDULARINDA BULUNAN MARAŞLILARIN ÖNEMİ
Tolgadırlı Ali Bey
-ÇALDIRIRAN SAVAŞINDA OSMANLI VE SAFEVİ ORDULARINDA BULUNAN MARAŞLILARIN ÖNEMİ
1514 yılında yapılan çaldıran savaşın da bir çoğumuzun bilmediği meselelere kısa kısa değineceğiz.
Osmanlı Ordusu aylarca süren yıpratıcı bir yolculuk yapmıştı. Şah İsmail’in emri ile yol güzergahı üzerinde bulunan ot ve ağaçlar yakılmış, Osmanlı Ordusunda bulunan hayvanların açlıktan ölmelerine sebep olmuşlardı. O dönem Sivas sonrası Safevi ülkesinin topraklarıydı. Osmanlı Ordusu Azerbaycan’a kadar gelmiş, geniş bir ova da Karargâh kurmuş keşif için giden Şehsuvaroğlu Ali Bey’den gelecek habere göre hareket edeceklerdi. Yeniçeri ağaları Karaman Beyler beyi olan Hemdem Paşaya varıp geri dönmek istediklerini bildirdiler. Bazı Sancak Beyleri de Yeniçeriler ile aynı görüştelerdi. Sultan Selim’in sevip saydığı bir Paşa olan Hemdem Paşa, Sultanın Huzuruna varıp durumu izah etti. Sultan Selim bu fikri reddetti. Bu habere kızan Yeniçeriler Kazan kaldırıp isyan ettiler. O kadar ileri gittiler ki, Sultan Otağına Tüfek sıkıp, Ok attılar. Böyle bir ortamda Şehsuvaroğlu Ali Bey, dokuz Kızılbaş kellesi ve üç Kızılbaş askerini esir alıp Karargâha gelmişti. Ali Bey, çok önemli bilgiler ile gelmişti. Sultan Selim ilk iş olarak askere hâkim olamayan Hemdem paşayı idam ettirir. Orduyu toplayıp yüksek bir yere çıkarak Orduya hitap edip Şehsuvaroğlu Ali Bey’in getirdiği güzel haberleri anlatıp yarın Kızılbaş üstüne gidiyoruz Müjdesini verdi.
23 Ağustos 1514 senesinde günümüzde İran sınırları içinde kalan Maku şehri yakınlarında bulunan Çaldıran Ovasın da iki Ordu karşılaşırlar. Osmanlı Ordusu büyük zaiyat vermişti hatta Yakup Paşa ve Malkoçoğlu Ali Bey ve kardeşi bile Şehit olmuşlardı.
ÇALDIRAN SAVAŞNIN KADERİNİ MARAŞLILAR NASIL ÇEVİRDİLER
Osmanlı Ordusunun öncü birliği, Şehsuvaroğlu Ali Bey Komutasında Tolgadır Ordusu askeri kıyafetleri giymiş Maraşlı askerlerden oluşmaktaydı. Safevi Ordusun da oluşan bir boşluktan faydalanan Ali Bey ve birliği oradan Safevi Ordusunun içine daldı. Bu hamle Safevi Ordusun da bir karışıklık meydana getirdi. O ana kadar tam manası ile fırsat bulamayan tüfekli süvarilerin ateş açmaları ile Safeviler de bir panik oluştu, arkasından top atışları ile Safeviler iyice dağılmışlardı. Ali Bey ve öncü birliği, Şah İsmail’in Otağına kadar ulaşmışlardı. Şah İsmail bir tüfek kurşunu ile yaralanmış Otağına çekilmişti. Ali Bey, Şah İsmail’in Otağını ele geçirip içeri girer. Otağ da bulunan Şah İsmail ve Hatununu, Tahtını, tacını ve Hazinesini ele geçirir. Şah İsmail’in alametlerini Otağ dışına çıkarıp sallayan Tolgadır askerlerini gören Safeviler geri çekilirken, Çaldıran Savaşı Osmanlının Zaferi ile sonuçlanır. Savaştan sonra esir alınan kişinin Şah İsmail’in kılığına girmiş bir Mirza olduğu anlaşıldı.
ŞEHSUVAROĞLU ALİ BEY’İN OSMANLIYA GEÇMESİ
Ali Bey, Tolgadır’lının Yavuzu olarak bilinen Tolgadır’lının büyük Hükümdarlarından Melik-ül Zahir Şehsuvarhan’ın oğludur.
Tolgadır Hükümdarı Alaüddevle Bozkurt Gadırhan, büyük oğlu Şahruk Bey’i Veliahttı ilan etmesine kızarak, Trabzon Sancak Beyi olan Şehzade Selim’e kendisine bağlı askerleri ile katılır. Şehzade Selim ile Şehzade Ahmet arasında yapılan Osmanlı Taht mücadelesinden. 2. Beyazıt’ın tahttan indirilip yerine Şehzade Selimin geçme süreçlerinde Şehzade Selim ile beraber mücadele etmiştir. Şehzade Selim, Osmanlı Tahtına oturduğunda Ali Bey’i Çirmen Sancak Beyi olarak atamıştır.
SAFEVİ ORDUSUNUN DAĞILMA HADİSESİNDE MARAŞLILARIN BÜYÜK ROLÜ.
Daha önce Tolgadır Ordusunda önemli görevlerde bulunmuş Halil Bey, Şah İsmail’in isteği üzerine Osmanlı ve Tolgadır coğrafyasında yaşayan Şiaların önemli bir kısmı Şah’a katılmak için Erdebil’e göç etmişlerdi. Tarih sayfalarına Tersine göç diye kayıt edilmiş bu göç ile Halil Bey’de Safeviye Tarikatının mürşidi olan Şah İsmail’in bu çağrısı ile Safevilere katılmıştı. Safevi Ordusun da önemli başarılar kazanan Halil Bey’e, Şah İsmail Sultanlık payesi vermişti. Biz size sunacağımız bu bilgileri tamamen İran kaynaklarından derlenen İranlı Akademisyen Babek Cavenşir’in İran Türk boyları isimli doktora Tezinden aktarıyoruz.
Halil Sultan, Safevi Ordusunun sol Korçcu başı idi. Birliğinin tamamı Tolgadır (Dulkadiroğlu) kökenli askerlerden oluşmaktaydı (Maraş) Savaş meydanına katılması için Şah İsmail’den gelen emire kayıtsız kalır, çünkü Osmanlı Ordusunda öncü birliği Şehsuvaroğlu Ali Bey’in Tolgadır askeri elbiseleri giymiş birliği vardı. Şah İsmail’in birkaç defa saldırı emrine kayıtsız kalan Halil Sultan, Kendi Ulusundan olan askerlerle savaşmak istemediğinden olsa gerek, birliğini Savaş alanından çekti.
Belki de Halil Bey’in beklenmedik bu geri çekilmesi Safavilerin mağlup olmasına sebep olmuştu.
Savaştan sonra, Şah İsmail, Halil Sultanı cezalandırmak istiyordu. Bu işi nüfus olarak kalabalık olan Tolgadır kökenlileri kırmadan yapması gerekiyordu. Belki de bir isyana sebebiyet verebilirdi. Şah İsmail, Tolgadır kökenli hatırı sayılan birisini Halil Sultanın katli görevini verdi. Halil Sultan, Şahtan gelen bu isteğe boyun eğip katlinin gerçeklenmesini sağladı.
Biz buraya kadar olan bölümleri kaynaklardan yararlanarak sizlere sunduk. Kendimizden hiçbir şey katmadan objektif bir yazı kaleme aldığımızı düşünüyoruz. Ancak Ali Bey ile Halil Bey’in yollarının kesiştiğini tahmin ediyoruz. Şehsuvarhan ve Bozkurt Gadırhanın önemli bir komutanı olan Halil Bey’in Şehsuharhana büyük sevgi ve saygısı vardı. Yoksa bu kadar tesadüflerin bir araya gelebileceğini ben tahmin etmiyorum.
Yine yanlış bilinen bir deyime parmak basmak istiyorum. KIZILBAŞ, Şia’lar da kullanılan bir dini terim veya birtakım kişilerin söyledikleri gibi Osmanlıların Safevileri, yani Şia’ları küçük gördükleri için kullandıkları bir söz denmesi yanlıştır. DOĞRUSU Safevi askerleri savaş esnasında düşman askerleri ile ayırt edilmek için kullandıkları Kırmızı başlıklar için kendilerini KIZILBAŞ’lar olarak adlandırıyorlar. Bu konuda Tebriz müzesinde birçok Minyatürler bulunmaktadır. Bizde sizlere Safeviler tarafından yapılmış minyatürleri sunarak bu yazımızın doğrulunu kanıtlıyoruz.
NOT: Gelecek hafta Tolgadır – Osmanlı ilişkileri ile Bilinmeyen Maraş tarihi yazı dizilerimize devam edeceğimizi müjdelemek isterim.